Sadece Fenerbahçe değil tüm takımlar ligden çekilmeli. Sedat Kaya yazdı

Türk futbolu son 20 yıldır freni patlamış kamyon gibi uçuruma gidiyor.

20 yılda öyle bir sistem kuruldu ki, adaletsiz, hukuksuz bir ortamda haklı haksız birbirine karışmış durumda.

Sporun ruhu, dostluk, barış, ahlak, etik gibi erdemler yerlerde sürünüyor.

Bunların yerine eyyam, takım kayırma, adaletsizlik, liyakatsizlik, bilgisizlik baştacı.

Siyaseti arkasına alan, federasyon, hakemler ve rakipleri üzerinde baskı kuran kazanıyor.

Arkası olmayanın ise canı cehenneme!

Özellikle son bir yılda yaşananlar, kayalara çarpmış futbol gemisinin su aldığının göstergesidir.

Trabzonspor-Fenerbahçe maçındaki olaylar ise geminin batma tehlikesine karşı çalan alarm zilleridir.

Futbolumuz batıyor.

İmdat çığlıklarını duyan yok mu?

Bugün futbol dünyasında kime sorsanız Futbol Federasyonu Başkanının istifa etmesi gerektiğini söyler.

Edemez.

Çünkü özgür değil.

O “seçin” diyerek seçilmiş bir atanmıştır.

İşte asıl sorun da burada.

Türk Futbolu 20 yıldır özerk yönetilmiyor.

Federasyon başkanı, yönetimi, kurulları hep atama.

Siyaset tümüyle federasyonda.

O yüzden top yekün istifa etseler bile bir şey değişmez.

Mehmet gider Ahmet atanır ama bu düzen aynen sürer.

Sorun isimlerle değil, sorun sistemin ta kendisinde.

Çünkü bozuk düzende doğru çark işlemez.

Böyle bir ortamda gemiyi kurtarmanın tek yolu rotayı değiştirmektir.

O rota da özerkliktir.

Aslında birçok kulübün de isteği bu değil mi?

Futbolumuzun kaderi siyasi otorite tarafından değil futbol dünyamızın aktörleri tarafından yazılmalı.

Trabzon’da linçten kurtulan Fenerbahçe 2 Nisan’da genel kurulu toplayıp, ligde çekilmeyi masaya yatıracak.

Eğer ligden çekilme kararı alırsa bu bir milattır.

Ayrıca bu bozuk futbol düzenini yıkmak için de büyük fırsattır.

Sadece Fenerbahçe değil yıllardır bu düzenden şikayetçi olan tüm kulüpler ligden çekilmelidir.

Gerekirse maçlar bir süre oynanmasın.

Otursunlar özerk futbolun anayasasını tekrar yazsınlar.

Yoksa saz aynı saz, sadece teller değişir.

Aynı nakarat sürer gider.

Bıktık yahu, yeter.